15 Ekim 2007 Pazartesi

Biz gideriz Irak'a hey Irak'a

Geçen yazımı yalanlar gibi olacak ama biraz politika yazacağım. Düşününce paralel iki blog yürütemeyeceğime karar verdim. Zaten herhalde burayı okuyan iki üç kişi de başka yerlere gitmezdi.
Her şey burda.

Bu Irak'a sınır ötesi operasyon ateşini anlayamıyorum.
Gazeteler halkı geriyor, ortamı şişiriyor, milliyetçilik duyguları kabartılıyor.
Bir grup kendini çok büyük gören zümrenin duyguları özerinden oynanıyor, siyasiler de artık bu rüzgara direnemediler. Sonuç getirmeyecek bir tür kendini tatmin operasyonu. Sonuca götürmeyecek, amacı belli değil, çok daha kolay alternatifler var ve bu halde içine atlanılacak kuyunun dibi belli değil.

Sonuca götürmeyecek, çünkü bundan öncekiler de sonuç getirmedi. Daha önce de gidildi, mağaralar milli servet bombalarla dövüldü (ekonomik maliyet korkunç, ama ona girmeyeceğim), operasyonlarda askerler öldü, bir şekilde dağa çıkarılmış PKK'lı yine TC vatandaşı gençler öldürüldü, lider kadrolara ise hiç bir şey yapılamadı. Örgüt ölenlerin yerine yeni eleman toplayınca bir sonraki yaz sil baştan oldu herşey. Bu arada kış geliyor, kışın ne operasyonu olacak? Boş mağaraları topçu ateşiyle dövüp bakın kökünü kurutuyoruz mu denecek. Bu galeyan niye birdenbire.

Amaca götürmeyecek, PKK'ya karşı en büyük ve en etkili darbe Apo'nun yakalanması olmuştu. Bunu da zor kullanma tehdidi altında diplomasi başarmıştı. Terörün sosyal ve ekonomik kaynakları var. Onlar dururken ayak takımına yönelik sığ düşünceler ve duygu selleri içinde yapılacak bir operasyon aslında kimin işine yarayacak?

Kuyunun dibi belli değil. Birileri sanki pikniğe gidiliyormuşcasına sınır ötesi yapalım diyor. Bir suçlunun sıcak takibi bir kavram, aylar öncesinden hazırlık yapıp, kanunlar çıkarıp büyük bir ordu gücüyle başka bir ülkenin toprağına girmek başka bir kavram. Türkiye uluslararası arenada bunu nasıl açıklayacak? Sonra kendi toprak bütünlüğüne başkaları tecavüz ederse bunu nasıl kime şikayet edecek? Şimdiye kadarki tüm operasyonlarda Peşmergelerle işbirliği yapıldı, onlarla hiç doğrudan çatışılmadı. Şimdiyse onlar karşı tarafta, ayrıca meşruluğu su götürse de çok milletli bir askeri güç var orada.

Örgütün ekonomik kaynakları azalınca, siyasi destekçileri el çekince yıllar boyu tek bir etkinlik gösterememişti. Noktasal, düşük çaplı intihar eylemcilerine kalmıştı işi ki polis istihbarat tecrübe kazanınca bunların da çoğu önlenir olmuştu, 6-8 ay öncesine kadar.
Bir anda terör arttığına göre sahnede yeni bir piyes, yeni bir kuklacı var.

Açık sorular..
Türkiye girerse Iraktaki kargaşa artacak mı yoksa Irak halkı için bütünleyici bir faktör mü olacak? ABD'nin yerine ortak düşman koltuğuna Türkiye oturacak mı? ABD Irak bataklığından elini yıkayıp çıkacak mı? Ya da Araplar kendileriyle kader birliği etmeyen Kürtlere sırt dönecek mi? Kürtler bu olası durumu Kürt milliyetçiliğini şişirmek için kullanıp Araplarla yollarını ayırmak yolunu seçecek mi? Barzani bu nedenle mi PKK'yı besler konuma geçti, TR karşısında sert çıkışlar yapıyor?
Daha önceki hiç bir operasyonda 20 Km ötesine gidilmemişken şimdi çap büyüyecek mi? Olay uluslararası savaşa dönüşürse fatura kime çıkacak? Buna oy verecek vekiller neyi oyladıklarının yeterince bilincinde mi?

Ben nedense bu tezgahın arkasında bir müşteri olduğunu düşünüyorum.
TR amacı Irak'taki PKK varlığını ve oradan gelen rahatsızlığı kaldırmaksa eğer, bunun tek yolu askerlerle oraya dalmak olmamalı. Türk askerinin canı o kadar ucuz değil.
Kuzey Irak'ın elektiriği tamamen Türkiyeden gidiyor, gıda ihtiyacının yarısından fazlası, diğer tüketim malzemelerinin de büyük çoğunluğu. Türkiye'ye karşı efeliğe kalkan Kürt yönetiminin en büyük gelir kaynakları Türk ürünlerinin geçişinden aldıkları vergiler ve Türk kamyonlarına sattıkları petrol ürünleri. İranla ticaretleri yok, Suriye ve Irak'ın geri kalanıyla çok az. Türkiye verdiklerini keserse rahatlıkla onları ortaçağ koşullarına indirebilir. Elektiksiz, susuz, aç toplumun istekleri karşısında birileri politikanın, halk yönetmenin ne olduğunu öğrenir ve misafirlerine faklı bir gözle bakmaya başlar diye düşünüyorum.

Gaddarca mı? Sert mi? Evet. Ama gerektiği kadar. Kurşun, top mermisi, tabut çivisi kadar sert değil. Bence kısa vadede etki için alternatifinden daha iyi, faturası TR için çok daha hafif bir eylem.
Kendi askerinin canına değer veren, oraya buraya sürmeyen birilerinin uygulayabileceği bir yöntem. Yakın zamanda Yugoslavya'da, Kosova'da, Somali'de gayet güzel kullanılmıştı.
Uzun vadede ise güç kullanımı hiç bir şey çözmemiş, tarih bunu gösteriyor hep.

2 yorum:

yavasyavas dedi ki...

hakkatten pikniğe gidiyoruz sanki. bazıları kendi ülkendeki kürtlerin kalbini kazanmadığın, irak kürlerini adam yerine koymadığın sürece bu sorundan kurtulamayacağını da anlamadı. işin ilginci türk milliyetçileri ile pkk işbirliği içinde kürtlerin siyasallaşmasını engellemeye çalışıyor.

MG dedi ki...

Cunku oylesi kolay geliyor. Karsindakini adam yerine koymayacaksin, onun da kendine gore istekleri, yasam sekli oldugunu gormezden geleceksin; benim gibi dusunmeyen de teroristtir / vatan hainidir diyeceksin. Cok kolay.
Orasi da zaten arka bahce. Girersin cikarsin, sahibi yok.

Sadece gozlemledigim sacmaligi yazmak istemistim. Sanki bana soran varmis gibi alternatif yontem onerisinde de bulunmam, soyle yapalim demem benim sacmaligimdi. Daha ona kalana dek nice cozum yollari var, kisa vadede bile. Vurgulamak istedigim tek yol olmadigiydi. Ama birileri belirli bir yone dogru guduyor sanki toplumu.